Rumkale’de yapılma sonucu alınan cam teras, Gaziantep’te tartışma yarattı. Mimar Doğan Özdinç, proje için, “akla zarar” derken, Gaziantep Büyükşehir Belediye Lideri Fatma Şahin, “turisti çeken, kıymetli bir proje” yorumunu yaptı.
Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’nın haber portalı, Gazetecilik Platformu’ndan Cihat Öztürk’ün haberine göre, üretimine başlanan cam terası eleştiren Özdinç, şunları söylemiş oldu:
“Birecik barajının su tutmaya başlamasıyla biroldukca ekili arazinin sular altında kalması, meyve ağaçlarının yok bulunmasına, ırmakta yaşayan balıkların özelliğini kaybetmesine yol açtı. Tarımla uğraşan birfazlaca insan, yıllardır yaşadıkları yerlerini, yerlerini ve işlerini kaybettiler. Yerli ve yabancı gezginlere tekne çeşidi yaptırabilmek için tekneci oldular. Rumkale, Halfeti ve Zeugma üçgeninde tekne seferlerine başlayıp, erken saatlerde ise balıkçılık yaparak gelir elde etmeye başladılar. Ancak gereken dayanağı hiç bir vakit bakılırsamediler ve bakılırsaceklerini de sanmıyorum… Bunun sebebi bölgeyi hiç tanımayanların akla ziyan projeler üretmesidir… Balon projesiyle başlayan, tutmayan bir teleferikle devam eden ve seyir doruğu diyerek Nizip topraklarından poz verenler, artık ise inşaatına başlanan cam teras projesini ortaya attılar. Ben yaptım oldu zihniyetiyle yapılıyor. Rumkale tarihi yazmak ve anlatmakla bitmez. Artık gelelim ucube cam teras projesine… İşlevsel mi? Hayır… Yerli yabancı gezginler cam terasta oturup geri mi dönecek? Hayır… Bu projeye kimler olur verdi? Tarihi bir alana nasıl çivi çakılır? Bırakın çivi çakılmasını cam teras nasıl yapılır? Bu müsaadeleri kimler verdi, yapılmasını kimler onayladı? Bu projenin vebali büyük. Bu proje kadük kalabilir. Rumkale doğallığını yitirebilir. Ve şu meşhur kelamla bitirmek istiyorum. Fırat’ın suyu yüzünüze vurduğunda uyanacaksınız…”
Rumkale’deki cam teras Türkiye’nin en büyüğü
Büyükşehir Belediye Lideri Fatma Şahin ise cam terasın bölgeyi cazibe merkezi haline getireceğini belirterek, şunları söylemiş oldu:
“Gaziantep’in kendi ortasında fazlaca önemli bir rotası var. Cam teras turisti çeken değerli bir proje. Zira cam teraslardaki şeffaflık insanları gerçeklik duygusu ile karşı karşıya bırakıyor. Heyecan hissini tetikliyor. Yerin atmosferini itimat duygusu ortasında tadabilmek herkes için bir keşif heyecanı sunuyor. Tahminen de fakat bir dağcının tırmanışı kararı şahit olabileceği bir görünümün ortasında, seyrinde buluyorsunuz kendinizi. Bu manada eşlik etmek, modülü hissetmek daima büyük cazibe yaratmıştır. Rumkale’deki cam teras da Türkiye’nin en büyüğü olması sebebiyle bu hissi daha derinden yaşatacak deneyenlerine. Cam terasın önünde tarih, medeniyet ve coğrafya var. Cam terastan havzaya baktığınızda coğrafyanın yalın hoşluğuyla birlikte medeniyetlerin tarihini de düşündüren bir görüntüyü karşınıza alıyorsunuz. İnsanların Gaziantep’e bir de buradan bakması bizim için mühim”.
Şahin, şöyleki devam etti:
“Daha epeyce kişinin görmesi, anlatması için kentimize bir kıymet kazandırıyoruz. Bizim çıkış noktamız bu. Tabiat, tarih bu alanda iç içe. Burası bakılırsanlerin paylaşımları ile aslına bakarsan kendi tanıtımını yapabilecek donanımda bir yer. Biz Rumkale’yi bir diğer açıdan insanlara sunacağız. Onun cazibesi eminiz ki, esasen tüm konuklarını hayran bırakacak ve gün geçtikçe daha epeyce kişiyi kendine çağıracak. Yani turizm sayılarımızı arttıracağı üzere, bizim kültürümüzü, zenginliklerimizi de daha hayli şahsa anlatabileceğiz. Buraya gelen herkes Gaziantep’in misafirperverliğini, barış ikliminde huzurla bir ortada olma farkını, muvaffakiyetlerini bakılırsacek, şahit olacak. Yemeklerimizden tadacak. Sayılardan hayli gayemizin büyüklüğü ve derinliği bizi keyifli ediyor. Bunu başardığımız vakit amacımıza ulaşacağız. Milyonlarca insanın buraya gelmesini hedefliyoruz. Bu iş tanıtım ve tesis işi. İnşallah kısa müddette burayı cazibe merkezi yapacağız”.
“Proje tarihi yapıya ziyan vermiyor”
Şahin, projenin tarihi yapıya ziyan verdiği tenkitlerine karşılık olarak, “Projeyi, tabiata ziyan vermeden hayli hoş bir mimariyle vatandaş için hizmete sokacağız. Rumkale’nin hoşluğunu seyretmek için kaleyi tam karşıdan nazarann yere epey hoş bir cam teras yapıyoruz. İnşaat devam ediyor. Yakın vakitte tamamlanmış olacak. Teras, 270 metrekare alana sahip. Türkiye’de bulunan cam terasların en büyüğü bu teras olacak. Teras su sporları ile ilgilenenleri, tabiat keşfine çıkanları, tarihe tanıklık etmek isteyenleri tek noktada buluşturacak. Proje kapsamlı otoparkı, dinlenme alanları ve tüm etraf donatıları da saha yapısına uygun organize ediliyor.” dedi.
Cam teras projesi günümüz ömür halini yansıtıyor
Yavuzeli yöresinde yaşayan Deniz Karataş ise Rumkale’de yapılan cam teras projesiyle ilgili şunları söylemiş oldu:
“Rumkale, Gaziantep’in değerli tarihi yerlerinden bir tanesi. Bugünlerde Türkiye’nin en büyük cam teras projesiyle birlikte gündemde bir daha yerini aldı. Uzun yıllardır yazgısına terk edilen Rumkale, turizm açısından gerek Yavuzeli gerekse Halfeti ilçeleri için kıymetli bir kaynak durumunda. bu biçimde değerli bir tarihi yapıta, cam teras üzere günümüz ömür biçimini yansıtan bir proje yapılıyor. Tarihi bir yere cam teras üzere yörenin dokusunu ziyan verecek bir proje yapılması ıstırap verici. Bu proje yerine, bu iki ilçeyi birbirine bağlayabilecek bir ulaşım imkânı yapılması, hayli daha yerinde olabilirdi. Rumkale, Yavuzeli için kıymetli bir yere sahip, lakin ilçe toplumu Rumkale’nin geçmişinden bihaber. örneğin orada gerek kendi toplumumuza gerek turistlere Rumkale’yi tam manasıyla anlatabilecek bir rehber yok. Yalnızca yılın muhakkak günlerinde siyasalların ziyaretlerinde kıymeti biliniyor ve medyada yer ediniyor”.
Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’nın haber portalı, Gazetecilik Platformu’ndan Cihat Öztürk’ün haberine göre, üretimine başlanan cam terası eleştiren Özdinç, şunları söylemiş oldu:
“Birecik barajının su tutmaya başlamasıyla biroldukca ekili arazinin sular altında kalması, meyve ağaçlarının yok bulunmasına, ırmakta yaşayan balıkların özelliğini kaybetmesine yol açtı. Tarımla uğraşan birfazlaca insan, yıllardır yaşadıkları yerlerini, yerlerini ve işlerini kaybettiler. Yerli ve yabancı gezginlere tekne çeşidi yaptırabilmek için tekneci oldular. Rumkale, Halfeti ve Zeugma üçgeninde tekne seferlerine başlayıp, erken saatlerde ise balıkçılık yaparak gelir elde etmeye başladılar. Ancak gereken dayanağı hiç bir vakit bakılırsamediler ve bakılırsaceklerini de sanmıyorum… Bunun sebebi bölgeyi hiç tanımayanların akla ziyan projeler üretmesidir… Balon projesiyle başlayan, tutmayan bir teleferikle devam eden ve seyir doruğu diyerek Nizip topraklarından poz verenler, artık ise inşaatına başlanan cam teras projesini ortaya attılar. Ben yaptım oldu zihniyetiyle yapılıyor. Rumkale tarihi yazmak ve anlatmakla bitmez. Artık gelelim ucube cam teras projesine… İşlevsel mi? Hayır… Yerli yabancı gezginler cam terasta oturup geri mi dönecek? Hayır… Bu projeye kimler olur verdi? Tarihi bir alana nasıl çivi çakılır? Bırakın çivi çakılmasını cam teras nasıl yapılır? Bu müsaadeleri kimler verdi, yapılmasını kimler onayladı? Bu projenin vebali büyük. Bu proje kadük kalabilir. Rumkale doğallığını yitirebilir. Ve şu meşhur kelamla bitirmek istiyorum. Fırat’ın suyu yüzünüze vurduğunda uyanacaksınız…”
Rumkale’deki cam teras Türkiye’nin en büyüğü
Büyükşehir Belediye Lideri Fatma Şahin ise cam terasın bölgeyi cazibe merkezi haline getireceğini belirterek, şunları söylemiş oldu:
“Gaziantep’in kendi ortasında fazlaca önemli bir rotası var. Cam teras turisti çeken değerli bir proje. Zira cam teraslardaki şeffaflık insanları gerçeklik duygusu ile karşı karşıya bırakıyor. Heyecan hissini tetikliyor. Yerin atmosferini itimat duygusu ortasında tadabilmek herkes için bir keşif heyecanı sunuyor. Tahminen de fakat bir dağcının tırmanışı kararı şahit olabileceği bir görünümün ortasında, seyrinde buluyorsunuz kendinizi. Bu manada eşlik etmek, modülü hissetmek daima büyük cazibe yaratmıştır. Rumkale’deki cam teras da Türkiye’nin en büyüğü olması sebebiyle bu hissi daha derinden yaşatacak deneyenlerine. Cam terasın önünde tarih, medeniyet ve coğrafya var. Cam terastan havzaya baktığınızda coğrafyanın yalın hoşluğuyla birlikte medeniyetlerin tarihini de düşündüren bir görüntüyü karşınıza alıyorsunuz. İnsanların Gaziantep’e bir de buradan bakması bizim için mühim”.
Şahin, şöyleki devam etti:
“Daha epeyce kişinin görmesi, anlatması için kentimize bir kıymet kazandırıyoruz. Bizim çıkış noktamız bu. Tabiat, tarih bu alanda iç içe. Burası bakılırsanlerin paylaşımları ile aslına bakarsan kendi tanıtımını yapabilecek donanımda bir yer. Biz Rumkale’yi bir diğer açıdan insanlara sunacağız. Onun cazibesi eminiz ki, esasen tüm konuklarını hayran bırakacak ve gün geçtikçe daha epeyce kişiyi kendine çağıracak. Yani turizm sayılarımızı arttıracağı üzere, bizim kültürümüzü, zenginliklerimizi de daha hayli şahsa anlatabileceğiz. Buraya gelen herkes Gaziantep’in misafirperverliğini, barış ikliminde huzurla bir ortada olma farkını, muvaffakiyetlerini bakılırsacek, şahit olacak. Yemeklerimizden tadacak. Sayılardan hayli gayemizin büyüklüğü ve derinliği bizi keyifli ediyor. Bunu başardığımız vakit amacımıza ulaşacağız. Milyonlarca insanın buraya gelmesini hedefliyoruz. Bu iş tanıtım ve tesis işi. İnşallah kısa müddette burayı cazibe merkezi yapacağız”.
“Proje tarihi yapıya ziyan vermiyor”
Şahin, projenin tarihi yapıya ziyan verdiği tenkitlerine karşılık olarak, “Projeyi, tabiata ziyan vermeden hayli hoş bir mimariyle vatandaş için hizmete sokacağız. Rumkale’nin hoşluğunu seyretmek için kaleyi tam karşıdan nazarann yere epey hoş bir cam teras yapıyoruz. İnşaat devam ediyor. Yakın vakitte tamamlanmış olacak. Teras, 270 metrekare alana sahip. Türkiye’de bulunan cam terasların en büyüğü bu teras olacak. Teras su sporları ile ilgilenenleri, tabiat keşfine çıkanları, tarihe tanıklık etmek isteyenleri tek noktada buluşturacak. Proje kapsamlı otoparkı, dinlenme alanları ve tüm etraf donatıları da saha yapısına uygun organize ediliyor.” dedi.
Cam teras projesi günümüz ömür halini yansıtıyor
Yavuzeli yöresinde yaşayan Deniz Karataş ise Rumkale’de yapılan cam teras projesiyle ilgili şunları söylemiş oldu:
“Rumkale, Gaziantep’in değerli tarihi yerlerinden bir tanesi. Bugünlerde Türkiye’nin en büyük cam teras projesiyle birlikte gündemde bir daha yerini aldı. Uzun yıllardır yazgısına terk edilen Rumkale, turizm açısından gerek Yavuzeli gerekse Halfeti ilçeleri için kıymetli bir kaynak durumunda. bu biçimde değerli bir tarihi yapıta, cam teras üzere günümüz ömür biçimini yansıtan bir proje yapılıyor. Tarihi bir yere cam teras üzere yörenin dokusunu ziyan verecek bir proje yapılması ıstırap verici. Bu proje yerine, bu iki ilçeyi birbirine bağlayabilecek bir ulaşım imkânı yapılması, hayli daha yerinde olabilirdi. Rumkale, Yavuzeli için kıymetli bir yere sahip, lakin ilçe toplumu Rumkale’nin geçmişinden bihaber. örneğin orada gerek kendi toplumumuza gerek turistlere Rumkale’yi tam manasıyla anlatabilecek bir rehber yok. Yalnızca yılın muhakkak günlerinde siyasalların ziyaretlerinde kıymeti biliniyor ve medyada yer ediniyor”.