DeliSevda
Co-Admin
Muharrir Zeynep Bugay’ın kısa bir ortadan daha sonra çıkardığı ikinci kitabı “Proti Adasının Esrarı” raflarda yerini aldı.
Gelmiş geçmiş en argümanlı fantastik seriler içinde yerini almaya hazırlanan ‘Proti Adasının Esrarı’ büyülü, sırlarla dolu farklı bir dünyaya seyahat etmek isteyen okurlar için, muharririn yaşadığı Kınalıada’dan yola çıkarak, gizemli ve ilham veren ada coğrafyasında terkedilmiş bir kedinin; hayat yolunu, annesini ve kaybettiği sevgiyi arayan naif kıssasını bizlerle buluşturuyor.
Her yaştan okuru güçlü bir hayal gücüyle örülü bir seyahate ortak edecek yalnızlık, cüret, dostluk, yeterliliği şuurlu olarak seçmek ve görünmeyenle temas etmek üzerine kurgulanan eşsiz bir kıssa olan ‘Proti Adası’nın Esrarı’, Prens Adaları’nın sihrini ve gizemini de hayatımıza katarak bizlere yalnızlığımızı ve bayağılığımızı unutturarak, gökyüzüne başımızı kaldırıp bakmamızı sağlayacak.
Daha evvel Doğan Kitap Novus’tan “Sevgili Nasıl Bulunur?” isimli romanı yayımlanan Zeynep Bugay, bu romanı ile fantastik bir serinin birinci kitabına adım atıyor.
Artemis Yayınları’ndan çıkan ve heyecan dolu bir dünyanın kapılarını aralayacağınız romanın müellifi Zeynep Bugay; kitap ile ilgili ilham aldığı ada ve kendi hayatının izdüşümünü kurguladığı fantastik öykü için,
“Bu kitabı kaleme alırken ilham aldığım ögeler çocukluğum ve yazlarımın neredeyse tamamında yaşadığım Kınalıada ve tekir İran kedim Gofret’ti.
Bu sene hepimize hürriyetin ve sıhhatin pahasını hatırlatan pandeminin haricinde bir gündeme muhtaçlığımız vardı. Ben varlıklı bir Türkçe’yle kurgulayıp, sunduğum bu fantastik dünyanın okuyucuya odaklanılacak o farklı mevzuyu sunacağına ve hayatlarına duygusal bir epey ögeyle dokunacağına inanıyorum.
Ada’nın varlığı sebebiyle, farklı bir tatta bir hikaye olduğuna inandığım bu kitapta köklerimize, ailemize ve geleceğimizi değiştirebilecek şuurlu seçimlere dair göndermelerin, eş vakitli yaşanan paralel hayatları da tasvir ederek bizleri görünen ve görünmeyenin kesiştiği ortak bir alanda buluşturacağı kanaatindeyim” diyor.
“Proti Adası’nın Esrarı’ açlıktan, soğuktan en hayli da yalnızlıktan yorulan minik bir kedinin yüreğinden bizlerin yüreğine uzanacak bir yolun, beşerler üzere nankör olamayan ve kimseyi yarı yolda bırakmayan bir varlığın, maceralı ve vakit zaman da acımasız dünyasına bizleri davet ediyor.
Gelmiş geçmiş en argümanlı fantastik seriler içinde yerini almaya hazırlanan ‘Proti Adasının Esrarı’ büyülü, sırlarla dolu farklı bir dünyaya seyahat etmek isteyen okurlar için, muharririn yaşadığı Kınalıada’dan yola çıkarak, gizemli ve ilham veren ada coğrafyasında terkedilmiş bir kedinin; hayat yolunu, annesini ve kaybettiği sevgiyi arayan naif kıssasını bizlerle buluşturuyor.
Her yaştan okuru güçlü bir hayal gücüyle örülü bir seyahate ortak edecek yalnızlık, cüret, dostluk, yeterliliği şuurlu olarak seçmek ve görünmeyenle temas etmek üzerine kurgulanan eşsiz bir kıssa olan ‘Proti Adası’nın Esrarı’, Prens Adaları’nın sihrini ve gizemini de hayatımıza katarak bizlere yalnızlığımızı ve bayağılığımızı unutturarak, gökyüzüne başımızı kaldırıp bakmamızı sağlayacak.
Daha evvel Doğan Kitap Novus’tan “Sevgili Nasıl Bulunur?” isimli romanı yayımlanan Zeynep Bugay, bu romanı ile fantastik bir serinin birinci kitabına adım atıyor.
Artemis Yayınları’ndan çıkan ve heyecan dolu bir dünyanın kapılarını aralayacağınız romanın müellifi Zeynep Bugay; kitap ile ilgili ilham aldığı ada ve kendi hayatının izdüşümünü kurguladığı fantastik öykü için,
“Bu kitabı kaleme alırken ilham aldığım ögeler çocukluğum ve yazlarımın neredeyse tamamında yaşadığım Kınalıada ve tekir İran kedim Gofret’ti.
Bu sene hepimize hürriyetin ve sıhhatin pahasını hatırlatan pandeminin haricinde bir gündeme muhtaçlığımız vardı. Ben varlıklı bir Türkçe’yle kurgulayıp, sunduğum bu fantastik dünyanın okuyucuya odaklanılacak o farklı mevzuyu sunacağına ve hayatlarına duygusal bir epey ögeyle dokunacağına inanıyorum.
Ada’nın varlığı sebebiyle, farklı bir tatta bir hikaye olduğuna inandığım bu kitapta köklerimize, ailemize ve geleceğimizi değiştirebilecek şuurlu seçimlere dair göndermelerin, eş vakitli yaşanan paralel hayatları da tasvir ederek bizleri görünen ve görünmeyenin kesiştiği ortak bir alanda buluşturacağı kanaatindeyim” diyor.
“Proti Adası’nın Esrarı’ açlıktan, soğuktan en hayli da yalnızlıktan yorulan minik bir kedinin yüreğinden bizlerin yüreğine uzanacak bir yolun, beşerler üzere nankör olamayan ve kimseyi yarı yolda bırakmayan bir varlığın, maceralı ve vakit zaman da acımasız dünyasına bizleri davet ediyor.