DeliSevda
Co-Admin
Emzirmek hem anne sıhhati tıpkı vakitte bebek sıhhati açısından çok değerlidir. Anne sütü içerisindeki kollayıcı unsurların bebekte aşı tesiri oluşturduğunu, bağışıklığını kuvvetlendirip bebeği hastalıklara karşı korurken, ileriki yaşlarda da oluşabilecek obeziteye yakalanma riskini düşürdüğünü biliyor muydunuz?
Anne sütünün bebekler için kıymetine değinen Öğr. Gör. Dr. Filiz Albayrak, bebeğin gereksinim duyduğu bütün besin öğelerini anne sütünden alabileceğini söz etti. Emziren annenin ise doğum öncesi kilolarına ulaşmasının daha kolay olduğunu belirten Albayrak, emzirmenin anneyi göğüs ve yumurtalık kanserine karşı koruduğunu tabir etti.
“Anne sütü ile beslenen bebekler daha zeki oluyorlar”
Annelerin sağlıklı jenerasyonlar için bebeklerini kesinlikle emzirmeleri gerektiğini söyleyen Dr. Filiz Albayrak, “Anne sütünün hem bebeğe tıpkı vakitte anneye epey yararı var. Bebeği bir nevi aşılıyor, onu hastalıklara, alerjilere ve enfeksiyonlara karşı koruyor, bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor, zekâsını arttırıyor. Anne sütüyle beslenen bebekler yeteri kadar beslenemeyen bebeklere oranla 8 puan daha zeki oluyorlar. Nekrotizan enterokolit dediğimiz bağırsak iç duvar iltihabını ve yeni doğan sarılıklarının oluşmasını engelliyor. Emzirmenin de anneye fazlaca fazla yararı var. Öncelikle bebekle içindeki bağı kuvvetlendiriyor. Anneyi göğüs ve yumurtalık kanserine karşı esirgeyici oluyor. tıpkı vakitte annenin doğum öncesi kilolarına ulaşması daha kolay oluyor ve şayet faal emzirirse birinci 6 ay kimi şartlarla birlikte yeni gebeliğin oluşmasına da mani olabiliyor.” diye konuştu.
Bebeklere mama verilmesinin obeziteyi tetiklediğini kaydeden Albayrak, husus hakkında yapılan çalışmalar da olduğunu söyleyerek, ” Bebekliklerinde kilolu ve obez olacağı düşünülen bebeklerin yeteri kadar anne sütü aldığında büyüdüklerinde obez olmadıklarını gösteren sonuçlar var. Mama ile beslenen bebeklerin ise obezite olma riski daha fazla.” dedi.
“Günde en az 2-3 litre sıvı alınması anne sütünün oluşması için yeterli”
Annenin gereğince sıvı alması durumunda süt oluşumunun mümkün olduğunu ama annenin istikrarlı ve sağlıklı beslenmesinin sütü daha istikrarlı ve sağlıklı yapacağını lisana getiren Albayrak, “Keçiler kekikli otları tükettiklerinde sütleri ve o sütlerden yapılan peynirleri kekik kokar. Yani anne ne yerse bebeğe sütü ile onu veriyor. ötürüsıyla istikrarlı, sağlıklı, proteinli, sebze-meyve, vitamin-mineral yüklü beslenmesini öneriyoruz. Fakat bu olmadığında bile bedendeki bütün depolar kullanılır ve bir daha süt yapılır. Değerli olan annenin sıvısının kâfi olması. Günde en az 2-3 litre sıvı alması anne sütünün oluşması için kâfi. Süt üretimi esasen beyinde başlayıp beyinde biten bir durum. Anne sütünün olacağına inandığında sütü oluyor ‘Ya sütüm şayet olmazsa’ tasasına kapıldığında da görüyoruz ki annelerin sütü azalıyor.” diye konuştu.
“Bebek emzirmek anneleri eski kilolarına kavuşturuyor”
Emziren annelerin doğum öncesi kilolarına daha çabuk ulaştıklarını ve emzirmenin anneye güç harcattığını söyleyen Albayrak, “Anne sıvı veriyor, bol ölçüde sıvı alıyor. ötürüsıyla doğum öncesi kilosuna kolay ulaşıyor. Lakin emzirmediklerinde ya da gereğince emzirmediklerinde annenin kilo vermesi azalıyor. Emzirme devrinde annelere yavaşça diyetler yapmalarını öneriyorum.” dedi.
Gereğince anne sütü ile beslenmeyen çocukların enfeksiyonlara karşı direnç kazanamadığına ve bağışıklık sistemlerinin fazlaca yeterli olmadığına, alerjik rahatsızlıkların ve astım olaylarının daha fazla görüldüğüne vurgu yapan Albayrak, “Bağırsaklarda kolit dediğimiz bağırsak iltihaplanmaları görülüyor. ötürüsıyla anne sütünü her vakit tercih etmeliyiz. Erkenden mamaya başlatmanın bebek için uygun olduğu sanılıyor. Hâlbuki bu biçimde olmadığını yapılan bir epeyce çalışma gösterdi. Mama kutularının üzerinde yazan ‘Anne sütüne yaklaştırılmıştır’ tabiri bile anne sütünün bebek için vazgeçilmez olduğunun ispatıdır.” diye konuştu.
“İnek sütü bebekte kansızlığa niçiniyet verebilir”
Açık sütlerin bebekler için önerilmediğini, 2 yaşına kadar yalnızca anne sütünün bebeklere verilmesi gerektiğini aktaran Albayrak, bebeğin emmemesi durumunda inek sütü yerine devam mamalarının kullanılmasının uygun olduğunu söyleyerek, “100 milim inek ve anne sütündeki demir ölçüsü tıpkı. Lakin anne sütünde demirin şimdi tamamı bebeğe kazandırılırken, inek sütünde demir emilimi epeyce az. ötürüsıyla da bebeklerde anemi yani kansızlık gelişebiliyor. tıpkı vakitte bebeklerde 4. aydan itibaren kansızlık için damlalara başlanabiliyor. Erken periyotta inek sütüne başlatılan bebekte kansızlık ve alerjik tepkilerin geliştiği görülüyor. Ancak darda kalınıp, inek sütü verilecekse inek sütünü olduğu üzere değil, sulandırarak bebeğe vermek lazım. Bunun ölçüsü de 2 ölçü suya 1 ölçü süt eklenmesi biçiminde olabilir. Bunun haricinde nişasta ve pirinç unu ile yapılan mamaların sindirimi de bebek için kolay değil. Bunlarla yapılan mamalar bebeği uzun müddet tok meblağ. Bebek açlık hissetmeyeceği için de anne göğsünü uzun mühlet emmez. bu biçimdece emzirmeyen annenin sütü azalır.” biçiminde konuştu.
Annelerin hamileliklerinde emzirmeyle ilgili kesinlikle eğitim almaları gerektiğini lisana getiren Albayrak, “Anneler doğuma gittiklerinde başlarında ‘Bebeğimi emzireceğim, sütüm de olacak’ bilgisini sindirmiş olsunlar. Doğumdan daha sonrasındaki birinci yarım saat ortasında bebeklerini emzirsinler. Birinci 6 ay anne sütü, anne sütü haricinde su da dâhil hiç bir besin vermesinler. Anne sütü bebeğin su gereksinimi olduğunda sulanıyor. aslına bakarsan bebeğin midesi ufak olduğu için su verilmemeli. Bebek 2 yudum su içtiğinde bile doygunluk hissedeceği için annesini emmek istemeyecektir. Kâfi ölçüde anne sütü alamadığı için de gelişimi etkilenecektir. Suyla bebeğe mikrop kaptırma riski de epeyce fazla. Su verilen bebekler amipli dizanteriden yoğum bakıma dahi alınabiliyor. ötürüsıyla birinci 6 ay yalnızca anne sütü, 6 aydan daha sonra da 2 yaşına kadar ek besinlerle anne sütüne kesinlikle devam edilmesini öneriyorum.” diyerek kelamlarını sonlandırdı.
Anne sütünün bebekler için kıymetine değinen Öğr. Gör. Dr. Filiz Albayrak, bebeğin gereksinim duyduğu bütün besin öğelerini anne sütünden alabileceğini söz etti. Emziren annenin ise doğum öncesi kilolarına ulaşmasının daha kolay olduğunu belirten Albayrak, emzirmenin anneyi göğüs ve yumurtalık kanserine karşı koruduğunu tabir etti.
“Anne sütü ile beslenen bebekler daha zeki oluyorlar”
Annelerin sağlıklı jenerasyonlar için bebeklerini kesinlikle emzirmeleri gerektiğini söyleyen Dr. Filiz Albayrak, “Anne sütünün hem bebeğe tıpkı vakitte anneye epey yararı var. Bebeği bir nevi aşılıyor, onu hastalıklara, alerjilere ve enfeksiyonlara karşı koruyor, bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor, zekâsını arttırıyor. Anne sütüyle beslenen bebekler yeteri kadar beslenemeyen bebeklere oranla 8 puan daha zeki oluyorlar. Nekrotizan enterokolit dediğimiz bağırsak iç duvar iltihabını ve yeni doğan sarılıklarının oluşmasını engelliyor. Emzirmenin de anneye fazlaca fazla yararı var. Öncelikle bebekle içindeki bağı kuvvetlendiriyor. Anneyi göğüs ve yumurtalık kanserine karşı esirgeyici oluyor. tıpkı vakitte annenin doğum öncesi kilolarına ulaşması daha kolay oluyor ve şayet faal emzirirse birinci 6 ay kimi şartlarla birlikte yeni gebeliğin oluşmasına da mani olabiliyor.” diye konuştu.
Bebeklere mama verilmesinin obeziteyi tetiklediğini kaydeden Albayrak, husus hakkında yapılan çalışmalar da olduğunu söyleyerek, ” Bebekliklerinde kilolu ve obez olacağı düşünülen bebeklerin yeteri kadar anne sütü aldığında büyüdüklerinde obez olmadıklarını gösteren sonuçlar var. Mama ile beslenen bebeklerin ise obezite olma riski daha fazla.” dedi.
“Günde en az 2-3 litre sıvı alınması anne sütünün oluşması için yeterli”
Annenin gereğince sıvı alması durumunda süt oluşumunun mümkün olduğunu ama annenin istikrarlı ve sağlıklı beslenmesinin sütü daha istikrarlı ve sağlıklı yapacağını lisana getiren Albayrak, “Keçiler kekikli otları tükettiklerinde sütleri ve o sütlerden yapılan peynirleri kekik kokar. Yani anne ne yerse bebeğe sütü ile onu veriyor. ötürüsıyla istikrarlı, sağlıklı, proteinli, sebze-meyve, vitamin-mineral yüklü beslenmesini öneriyoruz. Fakat bu olmadığında bile bedendeki bütün depolar kullanılır ve bir daha süt yapılır. Değerli olan annenin sıvısının kâfi olması. Günde en az 2-3 litre sıvı alması anne sütünün oluşması için kâfi. Süt üretimi esasen beyinde başlayıp beyinde biten bir durum. Anne sütünün olacağına inandığında sütü oluyor ‘Ya sütüm şayet olmazsa’ tasasına kapıldığında da görüyoruz ki annelerin sütü azalıyor.” diye konuştu.
“Bebek emzirmek anneleri eski kilolarına kavuşturuyor”
Emziren annelerin doğum öncesi kilolarına daha çabuk ulaştıklarını ve emzirmenin anneye güç harcattığını söyleyen Albayrak, “Anne sıvı veriyor, bol ölçüde sıvı alıyor. ötürüsıyla doğum öncesi kilosuna kolay ulaşıyor. Lakin emzirmediklerinde ya da gereğince emzirmediklerinde annenin kilo vermesi azalıyor. Emzirme devrinde annelere yavaşça diyetler yapmalarını öneriyorum.” dedi.
Gereğince anne sütü ile beslenmeyen çocukların enfeksiyonlara karşı direnç kazanamadığına ve bağışıklık sistemlerinin fazlaca yeterli olmadığına, alerjik rahatsızlıkların ve astım olaylarının daha fazla görüldüğüne vurgu yapan Albayrak, “Bağırsaklarda kolit dediğimiz bağırsak iltihaplanmaları görülüyor. ötürüsıyla anne sütünü her vakit tercih etmeliyiz. Erkenden mamaya başlatmanın bebek için uygun olduğu sanılıyor. Hâlbuki bu biçimde olmadığını yapılan bir epeyce çalışma gösterdi. Mama kutularının üzerinde yazan ‘Anne sütüne yaklaştırılmıştır’ tabiri bile anne sütünün bebek için vazgeçilmez olduğunun ispatıdır.” diye konuştu.
“İnek sütü bebekte kansızlığa niçiniyet verebilir”
Açık sütlerin bebekler için önerilmediğini, 2 yaşına kadar yalnızca anne sütünün bebeklere verilmesi gerektiğini aktaran Albayrak, bebeğin emmemesi durumunda inek sütü yerine devam mamalarının kullanılmasının uygun olduğunu söyleyerek, “100 milim inek ve anne sütündeki demir ölçüsü tıpkı. Lakin anne sütünde demirin şimdi tamamı bebeğe kazandırılırken, inek sütünde demir emilimi epeyce az. ötürüsıyla da bebeklerde anemi yani kansızlık gelişebiliyor. tıpkı vakitte bebeklerde 4. aydan itibaren kansızlık için damlalara başlanabiliyor. Erken periyotta inek sütüne başlatılan bebekte kansızlık ve alerjik tepkilerin geliştiği görülüyor. Ancak darda kalınıp, inek sütü verilecekse inek sütünü olduğu üzere değil, sulandırarak bebeğe vermek lazım. Bunun ölçüsü de 2 ölçü suya 1 ölçü süt eklenmesi biçiminde olabilir. Bunun haricinde nişasta ve pirinç unu ile yapılan mamaların sindirimi de bebek için kolay değil. Bunlarla yapılan mamalar bebeği uzun müddet tok meblağ. Bebek açlık hissetmeyeceği için de anne göğsünü uzun mühlet emmez. bu biçimdece emzirmeyen annenin sütü azalır.” biçiminde konuştu.
Annelerin hamileliklerinde emzirmeyle ilgili kesinlikle eğitim almaları gerektiğini lisana getiren Albayrak, “Anneler doğuma gittiklerinde başlarında ‘Bebeğimi emzireceğim, sütüm de olacak’ bilgisini sindirmiş olsunlar. Doğumdan daha sonrasındaki birinci yarım saat ortasında bebeklerini emzirsinler. Birinci 6 ay anne sütü, anne sütü haricinde su da dâhil hiç bir besin vermesinler. Anne sütü bebeğin su gereksinimi olduğunda sulanıyor. aslına bakarsan bebeğin midesi ufak olduğu için su verilmemeli. Bebek 2 yudum su içtiğinde bile doygunluk hissedeceği için annesini emmek istemeyecektir. Kâfi ölçüde anne sütü alamadığı için de gelişimi etkilenecektir. Suyla bebeğe mikrop kaptırma riski de epeyce fazla. Su verilen bebekler amipli dizanteriden yoğum bakıma dahi alınabiliyor. ötürüsıyla birinci 6 ay yalnızca anne sütü, 6 aydan daha sonra da 2 yaşına kadar ek besinlerle anne sütüne kesinlikle devam edilmesini öneriyorum.” diyerek kelamlarını sonlandırdı.