DeliSevda
Co-Admin
Yararı, mucizevi tesirleri saymakla bitmeyen anne sütü, bebeklerin gereksinimi olan tüm besin öğelerini tek başına karşılıyor. Bağışıklık sistemi çabucak hemen güçlenmemiş bebeğinizi hastalıklara karşı koruyor, beden direncini artırıyor. Bu niçinle annenin emzirme periyodunda tükettiği besinler ve aldığı besin destekleri sütün kalitesini ve ölçüsünü direkt etkiliyor.
Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Mehmet Ali Talay, emzirirken tüketilmesi ve tüketilmemesi gereken besinler hakkında değerli açıklamalarda bulundu.
Anne sütü bebekler için mucizedir
Anne sütü, bebeğin besin muhtaçlıklarını eksiksiz olarak gidermek ve bebeği muhtemel enfeksiyonlara karşı korumak için sunulmuş eşsiz bir karışımdır. Anne sütündeki besin hususlarının istikrarı en ülkü ölçülerdedir ve gelişmenini çabucak hemen tamamlamamış bebeklerin beden sistemleri için en uygun formdadır. İçeriğindeki besin kıymetlerinin bebek için ülkü ölçülerde olması niçiniyle mucize olarak isimlendirebileceğimiz anne sütü, bebeğin beyin hücrelerinin büyümesini sağlayan ve hudut sistemi gelişmenini hızlandıran besinler açısından da çok zengindir. Ayrıyeten anne sütünde inek sütünde bulunmayan ve hiç bir laboratuvarda üretilmesi mümkün olmayan 100’den çok bileşen bulunmaktadır. Üstelik formül mamalardan farklı olarak, anne sütünün içeriği, bebeğin daima değişen muhtaçlıklarını karşılamak için daima değişmekte ve yenilemektedir. Örneğin; prematüre bir bebek için olan anne sütü bileşimi, vaktinde doğan bir bebek için olandan farklılıklar gösterir.
Emziren annelerin yemesi gereken besinler;
– bol bol meyve ve zerzevat tüketilmeli,
– Süt üretmek için güç olukça değerlidir. Güç vermesi açısından bol bol pirinç ve patates üzere nişastalı yiyecekler tüketmeli,
– Lif istikametinden varlıklı; makarna, pirinç, bakliyat ve zerzevat, meyveler tüketilmeli,
– Kalsiyum tarafından güçlü besinler besin listesine dahil edilmeli (Süt, peynir, yoğurt gibi…),
– kucak kucak su tüketilmeli( en az 2 litre),
– Kuru meyve ve kuruyemişler ağır güç içermelerinin yanında demir ve kalsiyum minerallerini de içerirler. Bu besinler orta öğünlerde tüketilebilir,
– Et, balık, fasulye, nohut üzere protein istikametinden varlıklı besinler yemeye itina gösterilmeli,
– Günde 1 porsiyon etli zerzevat yemeği yahut kuru baklagil ile birlikte, bedenin demir emilimini artıran C vitamini kaynağı olan sebzeler ve meyveler yer almalıdır,
– Kesinlikle iyotlu tuz kullanılmalıdır. Zira iyotlu tuz bebek gelişimi açısından pek değerlidir,
– Annenin beslenmesinde balık tüketimi çok kıymetlidir. Balıkta bulunan ve anne sütü ile bebeğe geçecek olan omega-3, DHA, EPA bebeğin gelişimi için şayet olmazsa olmazlardan biridir.
Uzak durulması gerekenler besinler
– Emziren annelerin en büyük korkusu olan gaz oluşumunu önlemek epey değerlidir. Bu açıdan yavaş yemek yeme ve fazlaca düzgün çiğneme alışkanlığı kazanılmalı.
– Çok baharatlı yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Anne sütüyle birlikte çocuğa geçen baharatlar bebeğin rahatsız bulunmasına sebep olur. Hatta mide ağrısı, kusma üzere tesirler bile gösterebilir.
– Portakal ve mandalina C vitamini istikametinden fazla güçlü olsa da fazla tüketilmemelidir. İçinde bulunan asit ölçüsü niçiniyle sindirim sistemini etkileyebilir ve gaz, şişkinlik üzere yan tesirler gösterebilir.
– Gazlı ve kafeinli içeceklerden uzak durulmalı, alkol mutlaka tüketilmemelidir.
– Birtakım besinler gaz yapma özelliğine sahiptir. Bu niçinle lahana, brokoli, karnabahardan olabildiğince uzak durulmalıdır.
– Sucuk, sosis, salam üzere şarküteri eserleri fazlaca fazla tüketilmemeli.
– Bebeğin beyin gelişimi için çok kıymetli olan omega 3, birtakım besinler tarafınca azalabilir. Bu sebeple doymuş ve trans yağlardan uzak durulmalıdır.
– Katkı unsuru bulunan hazır besinlerden uzak durulmalıdır.
– Hazır dondurulmuş ve soğuk yiyecekler tercih edilmemelidir.
Korkularınızı bir kenara bırakın
Öncelikle şunu belirtmekte yarar var. Her annenin sütü bebeğine kâfi. Bu sebeple anne tasa ve korkuları bir kenara bırakmalı ve sütünün yeteceğine inanmalıdır. Annenin sütünün yeteceğine inanması tıbbi manada da epeyce değerlidir. Zira anne sütünün kanallardan bebeğe ulaşmasını sağlayan oksitosin hormonu pek utangaçtır. En küçük bir gerilim ve dert durumunda salınım yavaşlar ve süt bebeğe ulaşamaz. Tam da bu yüzden emzirme devrinde tüm evhamlar rafa kalkmalıdır. Bunun haricinde yapılabilecek küçük uygulamalarla süt ölçüsü arttırılabilir.
– kucak dolusu sıvı tüketilmelidir. Çünkü anne sütünü arttırmada en tesirli etken, annenin tükettiği sıvı ölçüsüdür. Bilhassa su, çorba, şekersiz meyve suyu ve komposto tüketerek günlük alınan sıvı ölçüsü arttırılmalıdır.
– Kaliteli karbonhidrat kaynakları olan tam tahıllı besinler tercih edilmelidir.
– Fesleğen bitkisinin tertipli kullanımlarda anne sütünü arttırdığı bilinir. Bu sebeple yemeklerinizde fesleğene daha fazlaca yer verin.
– Koyu yeşil yapraklı sebzeler sütü arttırmada çok tesirlidir. Bu sebeple daha epey roka, maydanoz üzere yeşillikler tüketilmeli.
– Turuncu renkli besinlere sofralarda daha hayli yer açılmalı. Zira havuç, bal kabağı kavun üzere besinler süt oluşumunda çok yardımcı bir rol oynarlar.
– En değerlisi de süt emzirdikçe artar. Bu sebeple anne çocuğunu sık sık emzirmeli ve gerekirse sütünü sağmalıdır. Zira pek zeki bir sisteme sahip olan göğüs, deposundaki süt boşaldıkça daha fazla süt üretmeye başlar.
Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Mehmet Ali Talay, emzirirken tüketilmesi ve tüketilmemesi gereken besinler hakkında değerli açıklamalarda bulundu.
Anne sütü bebekler için mucizedir
Anne sütü, bebeğin besin muhtaçlıklarını eksiksiz olarak gidermek ve bebeği muhtemel enfeksiyonlara karşı korumak için sunulmuş eşsiz bir karışımdır. Anne sütündeki besin hususlarının istikrarı en ülkü ölçülerdedir ve gelişmenini çabucak hemen tamamlamamış bebeklerin beden sistemleri için en uygun formdadır. İçeriğindeki besin kıymetlerinin bebek için ülkü ölçülerde olması niçiniyle mucize olarak isimlendirebileceğimiz anne sütü, bebeğin beyin hücrelerinin büyümesini sağlayan ve hudut sistemi gelişmenini hızlandıran besinler açısından da çok zengindir. Ayrıyeten anne sütünde inek sütünde bulunmayan ve hiç bir laboratuvarda üretilmesi mümkün olmayan 100’den çok bileşen bulunmaktadır. Üstelik formül mamalardan farklı olarak, anne sütünün içeriği, bebeğin daima değişen muhtaçlıklarını karşılamak için daima değişmekte ve yenilemektedir. Örneğin; prematüre bir bebek için olan anne sütü bileşimi, vaktinde doğan bir bebek için olandan farklılıklar gösterir.
Emziren annelerin yemesi gereken besinler;
– bol bol meyve ve zerzevat tüketilmeli,
– Süt üretmek için güç olukça değerlidir. Güç vermesi açısından bol bol pirinç ve patates üzere nişastalı yiyecekler tüketmeli,
– Lif istikametinden varlıklı; makarna, pirinç, bakliyat ve zerzevat, meyveler tüketilmeli,
– Kalsiyum tarafından güçlü besinler besin listesine dahil edilmeli (Süt, peynir, yoğurt gibi…),
– kucak kucak su tüketilmeli( en az 2 litre),
– Kuru meyve ve kuruyemişler ağır güç içermelerinin yanında demir ve kalsiyum minerallerini de içerirler. Bu besinler orta öğünlerde tüketilebilir,
– Et, balık, fasulye, nohut üzere protein istikametinden varlıklı besinler yemeye itina gösterilmeli,
– Günde 1 porsiyon etli zerzevat yemeği yahut kuru baklagil ile birlikte, bedenin demir emilimini artıran C vitamini kaynağı olan sebzeler ve meyveler yer almalıdır,
– Kesinlikle iyotlu tuz kullanılmalıdır. Zira iyotlu tuz bebek gelişimi açısından pek değerlidir,
– Annenin beslenmesinde balık tüketimi çok kıymetlidir. Balıkta bulunan ve anne sütü ile bebeğe geçecek olan omega-3, DHA, EPA bebeğin gelişimi için şayet olmazsa olmazlardan biridir.
Uzak durulması gerekenler besinler
– Emziren annelerin en büyük korkusu olan gaz oluşumunu önlemek epey değerlidir. Bu açıdan yavaş yemek yeme ve fazlaca düzgün çiğneme alışkanlığı kazanılmalı.
– Çok baharatlı yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Anne sütüyle birlikte çocuğa geçen baharatlar bebeğin rahatsız bulunmasına sebep olur. Hatta mide ağrısı, kusma üzere tesirler bile gösterebilir.
– Portakal ve mandalina C vitamini istikametinden fazla güçlü olsa da fazla tüketilmemelidir. İçinde bulunan asit ölçüsü niçiniyle sindirim sistemini etkileyebilir ve gaz, şişkinlik üzere yan tesirler gösterebilir.
– Gazlı ve kafeinli içeceklerden uzak durulmalı, alkol mutlaka tüketilmemelidir.
– Birtakım besinler gaz yapma özelliğine sahiptir. Bu niçinle lahana, brokoli, karnabahardan olabildiğince uzak durulmalıdır.
– Sucuk, sosis, salam üzere şarküteri eserleri fazlaca fazla tüketilmemeli.
– Bebeğin beyin gelişimi için çok kıymetli olan omega 3, birtakım besinler tarafınca azalabilir. Bu sebeple doymuş ve trans yağlardan uzak durulmalıdır.
– Katkı unsuru bulunan hazır besinlerden uzak durulmalıdır.
– Hazır dondurulmuş ve soğuk yiyecekler tercih edilmemelidir.
Korkularınızı bir kenara bırakın
Öncelikle şunu belirtmekte yarar var. Her annenin sütü bebeğine kâfi. Bu sebeple anne tasa ve korkuları bir kenara bırakmalı ve sütünün yeteceğine inanmalıdır. Annenin sütünün yeteceğine inanması tıbbi manada da epeyce değerlidir. Zira anne sütünün kanallardan bebeğe ulaşmasını sağlayan oksitosin hormonu pek utangaçtır. En küçük bir gerilim ve dert durumunda salınım yavaşlar ve süt bebeğe ulaşamaz. Tam da bu yüzden emzirme devrinde tüm evhamlar rafa kalkmalıdır. Bunun haricinde yapılabilecek küçük uygulamalarla süt ölçüsü arttırılabilir.
– kucak dolusu sıvı tüketilmelidir. Çünkü anne sütünü arttırmada en tesirli etken, annenin tükettiği sıvı ölçüsüdür. Bilhassa su, çorba, şekersiz meyve suyu ve komposto tüketerek günlük alınan sıvı ölçüsü arttırılmalıdır.
– Kaliteli karbonhidrat kaynakları olan tam tahıllı besinler tercih edilmelidir.
– Fesleğen bitkisinin tertipli kullanımlarda anne sütünü arttırdığı bilinir. Bu sebeple yemeklerinizde fesleğene daha fazlaca yer verin.
– Koyu yeşil yapraklı sebzeler sütü arttırmada çok tesirlidir. Bu sebeple daha epey roka, maydanoz üzere yeşillikler tüketilmeli.
– Turuncu renkli besinlere sofralarda daha hayli yer açılmalı. Zira havuç, bal kabağı kavun üzere besinler süt oluşumunda çok yardımcı bir rol oynarlar.
– En değerlisi de süt emzirdikçe artar. Bu sebeple anne çocuğunu sık sık emzirmeli ve gerekirse sütünü sağmalıdır. Zira pek zeki bir sisteme sahip olan göğüs, deposundaki süt boşaldıkça daha fazla süt üretmeye başlar.