DeliSevda
Co-Admin
birinci vakit içinderda, her ne kadar ‘yanlış seçimler’ olarak nitelendirmiş olsak da yanlış şahıslarla birlikte olma konusunda kendimizi suçlayamayız. Çünkü, kim keyifli bir ilgide yer almak yerine mutsuz sonlu aşk kıssalarının başrolünde olmak ister ki? Bu durum, büsbütün romantik deneyimlerden ders alamamakla ilişkili olarak gerçekleşiyor. Yani bununla isteyerek değil, ister istemez karşılaşıyoruz. Tipimiz olarak belirlediğimiz şahıslara ya da aşikâr kriterlerle ördüğümüz duvarı geçen ihtimallere talih tanıyor ve akabinde hayal kırıklığıyla bir daha tanışıyoruz.
Daima yanlış münasebetler yaşadığını söyleyen bireyler çoklukla çabukla karşısındaki bireye tanımadan münasebete başlayanlar oluyor. çabucak hemen tam olarak tanımadan bir ortaya gelince yanlışlar listesine bir unsur daha ekleniyor. Bu duruma Çabuk aşka ayrılık yakışır da diyebiliriz.
Biriyle yalnızca güzel ya da hoş olduğu için bir ortaya gelemeyiz. İmajlar dünyasında yaşasak da bunu mecburen kenara bırakmalıyız. İç dünyamıza dönerek bizi aslında neyin memnun ettiğini keşfetmemiz gerekiyor. Bu sayede azla yetinmeyecek ve en yakın aday yerine hakikat adayı seçme ihtimalimizi artıracağız. Geçmiş deneyimlerin hayatımızda büyük bir rol oynadığını da katiyetle kabul ediyoruz. Lakin, onların ışığında geleceğe inançla bakamıyoruz. Almamız gereken dersleri aldıktan daha sonrasında artta bırakmayı bilmek lazım. Son olarak, süratli seçimler yapmamak konusunda da anlaşalım. Kriterler ve filtreler de ortadan kalktığına göre her şeye bir daha başlayabiliriz. Yanlış seçimlerimizle yakın etrafımızda sahip olduğumuz makûs şöhretle vedalaşma vakti oldukçatan geldi… Artık keyifli sonla biten romantik bir kıssanın birinci sayfasındayız. ‘Sonsuza kadar memnun yaşadılar…’ cümlesine bakılırsane kadar aşık olmak serbest! Lütfen, bu kere yanlışsız kişi olup olmadığına erkenden dikkat edelim…
Daima yanlış münasebetler yaşadığını söyleyen bireyler çoklukla çabukla karşısındaki bireye tanımadan münasebete başlayanlar oluyor. çabucak hemen tam olarak tanımadan bir ortaya gelince yanlışlar listesine bir unsur daha ekleniyor. Bu duruma Çabuk aşka ayrılık yakışır da diyebiliriz.
Biriyle yalnızca güzel ya da hoş olduğu için bir ortaya gelemeyiz. İmajlar dünyasında yaşasak da bunu mecburen kenara bırakmalıyız. İç dünyamıza dönerek bizi aslında neyin memnun ettiğini keşfetmemiz gerekiyor. Bu sayede azla yetinmeyecek ve en yakın aday yerine hakikat adayı seçme ihtimalimizi artıracağız. Geçmiş deneyimlerin hayatımızda büyük bir rol oynadığını da katiyetle kabul ediyoruz. Lakin, onların ışığında geleceğe inançla bakamıyoruz. Almamız gereken dersleri aldıktan daha sonrasında artta bırakmayı bilmek lazım. Son olarak, süratli seçimler yapmamak konusunda da anlaşalım. Kriterler ve filtreler de ortadan kalktığına göre her şeye bir daha başlayabiliriz. Yanlış seçimlerimizle yakın etrafımızda sahip olduğumuz makûs şöhretle vedalaşma vakti oldukçatan geldi… Artık keyifli sonla biten romantik bir kıssanın birinci sayfasındayız. ‘Sonsuza kadar memnun yaşadılar…’ cümlesine bakılırsane kadar aşık olmak serbest! Lütfen, bu kere yanlışsız kişi olup olmadığına erkenden dikkat edelim…